Karındeşen Jack ve From Hell

                           ''Tarihe bakıldığında 20.Yüzyılı benim başlattığım görülecektir.''

                                                                                                       Jack The Ripper


             Bugüne kadar üzerine çok konuşulan ve en popüler seri katillerden biridir.

            Karındeşen Jack,1888 yılının ikinci yarısında İngiltere'de Thames nehri yukarısında Whitechapel bölgesinde faaliyet göstermiş seri katil.Jack ismi,dönemin merkezi haberalma örgütü'ne katil olduğunu iddaa eden bir kişinin yolladığı mektuba dayanarak verilmiştir.

          31 Ağustos 1888'de ıssız ve boş sokakta 42 yaşında ki Marry Ann Nicholls adında bir hayat kadınının cesedi bulunmuştu.Kadının boğazı,kulağından başlayıp tüm boğazını kaplayacak şekilde kesilmiş,karını açık bir şekilde kesilmiş bir şekilde bulundu.Polis memurları konuyu incelemeye almış olmalarına rağmen en ufak bir iz,bir kanıt bulamamışlardır.

       Bir hafta sonra ilk cinayetin işlendiği yerden yaklaşık 800 metre kadar uzaklıkta yine ıssız bir sokak arasında 47 yaşında bir hayat kadını olan Annie Chapman'ın parçalanmış bir cesedi bulundu.Bu işlenen cinayet ilk işlenen cinayete göre daha korkunç ve daha vahşiceydi.Kurbanın kafası neredeyse bedeninden kopmuş,bütün boyun adeleleri kesilmiş ve omiriliği neredeyse kopmuştu.Ayrıca iç organlarını da dışarı çıkartmıştı.Midesinin bir kısmı çıkarılmış,kadının vajinası ve rahmi ile mesanesinin büyük bir kısmı çıkarılmıştı.

       
              Marry Ann Nicholls..

              Annie Chapman..

             İşlenen cinayetler profesyonel bir bıçak darbeleri ile işlendiği anlaşılmıştı.İnsanlar korkudan dışarı çıkmazken polis de katil avına çıkmıştı.Bu arama süreçleri içinde katilin bir yahudi kasap olduğu duyumu üzerine halkın bazı kesimlerinde ayaklanmalar olmuştur.

          Yahudi mahalleleri ve işyerlerine ayaklanmalar olmuştur.Halk içinde kargaşa ve korku ortamı hakimdi.Bu ortam içerisinde 30 Eylül 1888'de Elizabeth Stride isimli bir kadının cesedi bulundu.Boğazı vahşi bir yöntem ile kesilmişti.Polis bu cinayeti araştırırken bir ceset daha bulundu.Aynı günün gecesinde Catherine Eddowes isimli bir kadının cesedi bulundu.

            Elizabeth Stride...

   
        Kurbanın boğazı kesilmiş ve burnu tamamen çıkarılmıştı.Karnı da tamamen yerinden çıkarılıp daha önce ki kurbanların da olduğu gibi bağırsakları dışarıya çıkartılarak sağ omzuna koyulmuştur.Sol böbrek ve rahmi de yerinden çıkarılmıştı.Bu sefer katil kendisi ile ilgili enteresan bir not bırakmıştı.Cesedin yanında ki duvara tebeşirle şu şekilde yazmıştır.''Jewishler hiç bir şekilde suçlanmayacak olan insanlardır ''.

     Jewish kelimesi ingilizcede yahudi manasına gelmektedir.Polis teşkilatına olan baskılar daha da artmış ve teşkilat ağır eleştirilere maruz kalmıştır.Katilin cinayetleri titizlikle ve profesyonelce işlemesi onun mesleğinin doktor olduğu iddaası ortya atılmıştır.

    Bazı kesimlerin iddaalarına göre katilin cinayetleri aynı şekilde işlemesi katilin bir ayin veya bir ritüel yapmaktaydı.Kimilerine göre katil masondu ve cinayetleri de masonik ritüellere göre işliyordu.

    İddaaların ardı arkası kesilmiyordu.Ortaya iki tane daha iddaa atıldı.Cinayetlerin yaşandığı tarihlerde yaşayan ve cinayet resimleri çizen Post Imperesyonist ressam Walter Sickert,katildi.Diğer bir iddaa ise İngiliz Kraliyet ailesi,oğullarının bir fahişe ile ilişkiye girdiklerinin öğrendikten sonra bu ilişkiye giren fahişeleri ortadan kaldırdılar.

       9 Kasım 1888'de bir cinayet daha işlendi.25 yaşında Mary Kelly isimli genç bir kadın vahşi bir şekilde katledilmişti.Bir apartman dairesinde cesedi bulunmuştu.Kadının boğazı kesilmiş,mide çukuru boşaltılmış ve kolları parçalanmıştı.Rahmi,böbrekleri ve göğüslerinden biri başının altına koyulmuş,diğer göğsü ise ayağının altına simetrik bir şekilde yerleştirilmişti.Kadının tüm derisi yüzülmüştü.Ciğeri ve kalbi sökülmüştü ve bu organlar bulunamadı.Ve bu kadın hamileydi.

    Bu korkunç cinayetler bu son cinayet ile durmuştur.Whitechapel cinayetleri son bulmuştu.Karındeşen Jack arkasında sayısız soru işareti bırakarak ve kimliği hakkında hiç bir şey bilinmeden  ortadan kaybolmuştur.Tabiri caizse sırra kadem basmıştır.

   Ona karındeşen Jack denmesinin sebebi ise polis teşkilatına yazdığı mektupdur.

                ''Sayın yetkili,

              Kulağıma sürekli polisin beni yakaladığına dair haberler çalınıyor,ama beni uzun bir süre daha yakalayamayacaklar.Çok zeki görünüp doğru iz üzerinde olduklarını söylediklerinde çok gülüyorum.Ben orospuların peşindeyim ve yakalayıncaya kadar onları deşmeye devam edeceğim.Son isim muhteşemdi.Bayana bağırması için fırsat bile vermedim.Beni şimdi nasıl yakalayacaklar.İşimi seviyorum ve yeniden başlamak istiyorum.Yakında benim komik oyunlarımı yeniden duyacaksınız...Bıçağımı sağlam ve keskin ve eğer bir şansım olursa yeniden başlamak istiyorum.İyi şanslar.

    Tüm samimiyetimle

     Karındeşen Jack



      Cinayetin işlendiği yerlerde ve aynı dönemlerde 12 kadını öldürdüğü de tahmin edilmiştir.Polis teşkilatına yolladığı mektup tek bıraktığı izdir.Mektubun zarfını kapatmak için ağız kısmını yaladığı zaman zarf üzerinde beliren tükürükdür.

   Katil hakkında bir başka iddaa atan ise araştırmacı Iwor Edwards'dır.Iwor Edwards'ın ''Kara büyü ritüelleri''kitabında yer alan Robert Donston adlı satanist olduğu söylenmektedir.

  Sokak kadınlarından frengi hastalığı kapmış Whitechapel'de yaşayan Jacob Levi adlı bir kasap olduğuda düşünülmektedir.Nat Geo'da karındeşen jack ile ilgili belgesel çevrilmiştir.Bu bilgiyi oradan sizlere paylaşıyorum.Belgeselde hastalığın ilerlemesi nedeni ile cinayetlere ara vermek zorunda kaldığı ve birkaç yıl sonra öldüğü söylenmiştir.

   5 kurbanı vardır.Ama onun yaptığı düşünülen 12 daha cinayet vardır.Kurbanlarının hepsi 25 ve 50 yaşları arasındadır.Yoksul,alkolik ve evsiz fahişelerdir.

      Son olarak Dna uzmanı Dr Jari Loulehainen şal üzerinde yaptığı testler sonucunda ünlü seri katilin Polonya göçmeni berber Aaron Kosminski olduğunu keşfettiği açıklanmıştır.126 yıl sonra açıklanan bu bilginin ne kadar doğru olduğuda muamma olduğunu belirtmeliyim.Günümüzde,Doğu Londra'da meşhur katilin cinayetleri işlediği yerler turist ziyaretlerine açılmıştır.

    Karındeşen Jack birçok çizgi romana,romanlara ve filmlere konu olmuştur.National Geographic'in Fındıg Jack The Ripper adlı belgeselini merak edenler izleyebilir.Biz ise onu konu alan From Hell/Cehennemden Gelen filmine geçelim.

              Vizyon Tarihi : 22 Şubat 2002
              Yapımı : 2001/ABD
              Süre: 122 Dakika
              Tür:Gizem,Korku,Suç
              Bütçe: 35 Milyon Dolar
              Hasılat :75 Milyon Dolar

             Oyuncular:Johnny Depp,Sophia Myles,Ian Holm,Heather Graham,Robbie Coltrane
             Yönetmen:Albert Hughes,Allen Hughes
             Senarist:Rafael Yeglesias,Terry Hayes
             Müzik :Trevor Jones

           Filmimiz korku-gizem-gerilim türlerini barındırıyor.Yarattığı atmosfer bize 1800'lü yıllar İngilteresi'ni çok iyi bir şekilde aktarmış.Kostümleri ve görselliği ile o yılları yaşayacaksınız.Filmde masonluğa da vurgu yapılmıştır.Ayinleri ve üye kabul görme sahnelerini göreceksiniz.Filmimiz karanlık ve yavaş olsada izleyiciyi sıkmadan heyecanlı bir şekilde ilerliyor.

         Yaşanan olaylar,işlenen cinayetler bizlere aynı şekilde aktarılmış.Belgesel niteliğinde de bir film karşınıza çıkacaktır.Karındeşen Jack'in yaptıkları üzerinde durulmuştur filmde.Filmin süresi iki saattir.Sıkılmadan geçeceğini umuyorum.Gizemli yapısı ile her an heyecan var filmimizde.Filmde sonuna kadar katili arıyorsunuz.

        Oyunculuk olarak başrolde ünlü oyuncu Johnny Depp'i göreceksiniz.Performans olarak geçer not aldığını söylemeliyim.Johnny Depp hayranları filmi kesinlikle izlesin.

   
       Atmosferi,kostüm ve mekan çekimleri,oyunculukları ile filmin geçer not aldığını belirtmeliyim.Londra'nın sefil,karışık ve kirli sokakları çok iyi bir şekilde yansıtılmış.Karındeşen Jack'i merak edenler filmi izlemenizi öneririm.





      İYİ SEYİRLER..